Mona Lisa Tablosu Aslında Ne Anlatıyor ?

Tüm zamanların en popüler sanat eserlerinden olan Mona Lisa tablosu yapıldığı günden bu güne sürekli tartışma konusu olmuştur. Şüphesiz; sanat, resim ve tablo denince herkesin aklına gelen ilk eser olan Mona Lisa tablosu'nu bu kadar ünlü kılan şey nedir ?

Mona Lisa tablosu üzerine bir çok rivayet ve söylenti bulunmaktadır. Ellerinin duruşundan, gülümseyen dudaklarının kıvrımlarından ve bakışlarından bir çok anlam ve söylenti çıkarılmıştır.

Mona Lisa Tablosu

Leonardo Da Vinci tarafından 1503 yılında yapımına başlanan tablonun yaklaşık olarak 4 yıl sonra tamamlandığı söylenmektedir. Günümüzde Fransa'nın Paris şehrinde bulunan Louvre müzesinde sergilenmekte olan Mona Lisa tablosu hakkında bilmeniz gerekenlere bakalım.

Tablodaki Kadın Kim ?



Mona Lisa tablosunda resmedilen kadının kim olduğu üzerine çeşitli rivayetler bulunmaktadır. Tabloda resmedilen kadının kim olduğu kesin olarak bilinmese dahi, en güçlü iddia şu şekildedir...
Dönemin zengin tüccarlarından birisi olan Francesco Del Giocondo; eşi Lisa Gherardini'nin portresi olarak sipariş edildiği söylenmektedir.

Yani Leonardo Da Vinci; Francesco Del Giocondo'nun siparişi üzerine Francesco Del Giocondo'nun eşi, Lisa Gherardini'nin portresini çizmiştir.

Fakat bununla birlikte tablodaki kadının; Meryem Ana, İtalyan Medici ailesinin kızı, Milano düşesi İsabella of Aragon, Cecilia Gallerani ve Costanza d’Avalos (La Giocondo) olduğu üzerine çeşittli iddialarda bulunmaktadır. Hatta ve hatta; tablodaki kadının aslında, Leonardo Da Vinci'nin kendisi olduğu dahi iddia edilmektedir.

Mona Lisa Tablosu Adını Nereden Alıyor ?


İtalyancada La Gioconda, Fransızcada La Joconde olarak ifade edilen Mona Lisa tablosu; Madonna Lisa'nın kısaltması olarak biliniyor. 

Tablonun ismi hakkında çeşitli rivayetler olsada; Leydim Lisa olarakda telafuz edilen tablo; Benim Kadınım Lisa olarak çevirisi yapılıyor.

"Mona" kelimesi italyancada "hanımefendi" anlamında kullanılan "Ma donna" kelimelerinin birleşip kısaltılması ile oluşmuş bir kelimedir.

Tabloya adını veren "mona" kelimesinin nereden geldiğini artık biliyorsunuz. Lisa kelimesi ise Francesco Del Giocondo'nun eşi "Lisa" Gherardini'den gelmektedir.
Tablonun ismi bu şekilde; "hanımefendi lisa" "benim kadınım lisa" olarak çevrilmiştir.

Bu şekilde sipariş verilen tablonun yapımına 1503 yılında başlanır. Ve portre tamamlandıktan sonra sipariş verene teslim edilmesi beklenir.  Fakat dört yıl boyunca tablo üzerinde çalışan Leonardo Da Vinci, tabloyu teslim etmek yerine  kendine saklar. Böylece tablo, sipariş veren kişiye ulaşamadığı için tablodaki kadının kimliğinin gerçekliği tartışmalıdır.

Tablonun Boyutu Nedir ?



Yıllardır çeşitli tartışma ve iddialara sebep olup, bu kadar çok konuşulan tablonun boyutu 77 cm X 53 cm boyutlarındadır.

Mona Lisa Tablosu Aslında Ne Anlatıyor ?



Oturmuş ve ellerini birbirine bağlamış bir kadının resmedildiği bu tabloda bazı ayrıntılar çeşitli tartışmalara sebep olmuştur. L. Da Vinci'nin resmettiği bu tabloda kadın aslında bir piramiti oluşturuyor. Kadının ellerinin bulunduğu bölüm, aslında piramitin köşelerini ifade ediyor. Tabloda yer alan ışık yansımaları alt zeminde geometrik bir çizim olduğunu apaçık göstermektedir.

Tabloda Mona Lisa'nın Kaşları Neden Yok ?



Mona Lisa tablosu üzerine yapılan tartışmaların en meşhuru, bu kaşlar üzerinedir. Mona Lisa'nın olmayan kaşları üzerine yıllarca süregelen tartışmalar sonucu ortaya iki teori atılmıştır.

Bu teorilerden ilki; Rönesans döneminde kadınların kaşlarını tamamen aldığı yönündedir. Rivayete göre Rönesans döneminde kadınların kaşlarını alması, dönemin modasıydı.

Bir diğer teoriye göre ise; tablo yapıldığı ilk zamanda Mona Lisa'nın kaşları vardı. Fakat tabloda kullanılan yanlış bir malzeme sonucu kaşlar zamanla silinerek kayboşmuştur.

BONUS TEORİ: Tablo üzerine ortaya atılan teorilerden biriside şu şekildedir... Rivayete göre Mona Lisa resmedildiği dönemde 24 yaşındaydı. Ve o dönemlerde kadınların geçirdiği bir hastalık sonucu kadınların kaşları, kirpikleri ve saçları dökülmekteydi. Hatta  bu söz konusu hastalık sebebi ile Mona Lisa'nın saçları yoktu ve tablo yapılırken Mona Lisa peruk takmak zorunda kaldı.

Tablo üzerine ortaya atılan önemli rivayetler bu şekilde. Vallahi ben kaynakların yalancısıyım !

Mona Lisa'nın Yüz İfadesi Aslında Ne Anlatıyor ?


Mona Lisa tablosu üzerine yapılan bir diğer diğer tartışma ise yüz ifadesi ile ilgilidir. Mona Lisa aslında gülümsüyormu, üzgünmü, korkuyormu yoksa tiksiniyor mu ?


Amsterdam ve Illinois üniversiteleri tarafından bilgisayarda duyuları tanımlama programı ile yapılan araştırmalar sonucu Mona Lisa'nın ifadesiz olduğu ortaya çıktı.

Bu bilimsel araştırmaya göre Mona Lisa; %83 mutlu, %9 tiksinti duyuyor %6 korku içerisinde, %2 ise öfkeli. Bazı sanat tarihçilerine göre ise; tablonun yapım aşamasında kadın çok fazla sıkıldığı için yüz ifadesi bu şekilde tanımsız bir hal almıştır.

Mona Lisa'nın yüz ifadesi ile ilgili yapılan bilimsel araştırmalara göre Mona Lisa %83'lük yüksek bir oran ile gülümsüyor. Peki neden bu kadar mutlu ?

Mona Lisa'nın Gülümsemesinin Sırrı Nedir ?



Mona Lisa tablosu üzerine yapılan araştırmalar ve tartışmalardan biriside gülümseyişi üzerine. Peki Mona Lisa'nın bu gülümseyişi neyi ifade ediyor ? Kanada Ulusal Araştırma Merkezinde bilim adamları tarafından renkli lazer cihazları ile yapılan tarama sonuçlarına göre Mona Lisa'nın gülüşü; "yeni doğum yapmış kadın gülümsemesi" imiş. Yine bilim adamlarının tahminlerine göre bu tablo; Mona Lisa'nın ikinci oğlu dünyaya geldikten sonra yapılmış.

Mona Lisa Balkonda mı ?



Tablo üzerine yapılan incelemeler sonucu; Mona Lisa'nın aslında balkonda durduğu sonucuna varılmış. Tabloda arka planda görünen manzara, sizcede Mona Lisa'nın balkonda olduğunu kanıtlıyor mu ?

Mona Lisa'nın Yüksek Kolesterol'ü Varmış



Yine Mona Lisa'nın yüz ifadesini inceleyen bilim adamları; Mona Lisa'nın yüzüne bakıldığında birçok hastalığın tespit edilebildiğini ileri sürmüş. Ve Palermo Üniversitesinden Vito Franco'ya göre Mona Lisa'nın yüksek kolesterolü vardı. Gözlerinin etrafında biriken yağ asitleri ve ksantelazma hastalığının bulguları bunu doğrular nitelikdeymiş.


Mona Lisa Tablosu Sigortalanamıyor !



İnsanlık tarihinin en başarılı ve en değerli tablosu olarak bilinen Mona Lisa tablosu paha biçilemez olduğundan dolayı hiçbir şekilde sigortalanamıyor.

Tablonun Başına Gelmeyen Kalmamış !

Leonardo tabloyu, 1516’da Amboise’daki şatosu için satın alan Fransa Kralı 1. Francis’e satar. Zaman içinde tablo sırasıyla Fontainbleau, Paris ve Versailles’ı dolaşıp nihayetinde 14. Ludwig’in koleksiyonuna dahil olmuş. Daha sonra Louvre’da sergilenmeye başlayan tabloyu Napolyon müzeden alıp yatak odasına asmış. Napolyon döneminin sona ermesinin ardından Mona Lisa eski yerine, yani Louvre’a geri dönmüş. 1911’de İtalyan bir hırsız tarafından çalınan tablo, iki sene sonra Floransa’da ortaya çıkmış. İtalya’da bazı sergilerde yer aldıktan sonra, Fransa’ya iade edilmiş.

Bahtsız Lisa’nın, pişmiş tavuğun başına gelmeyen cinsten serüveni bununla da sınırlı kalmıyor. 1956 senesinde üzerine asit dökülmek suretiyle saldırıya uğrayan tablonun restorasyonu seneler sürmüş; restorasyon sırasında tablonun büyük bir bölümü yeniden boyanmış.


Mona Lisa Tablosu Saldırıya Uğramış 



Daha önce çalınmış olan Mona Lisa tablosu, tekrar müzeye getirildiğinde yüksek güvenlik önemleri ile sergilenmeye devam edilmiş. Fakat talihsiz Mona Lisa'nın başına gelmeyen kalmamış.1956 yılında tablonun üzerine asit ve taş atılmış. Keşke bununla sınırlı kalsa ! Yıllar içerisinde Mona Lisa tablosuna; çay, kahve ve kupa gibi çeşitli cisimlerde atılmış. Bütün bu olaylardan sonra ise tablo günümüzde kurşun geçirmez bir camın arkasında sergilenmektedir.


L. Da Vinci Mona Lisa'da Altın Oran Kullanmış




Altın oran; sanatta, matematikte ve tüm kainatta kullanılan, bir bütünün parçaları arasında oluşan, geometrik ve sayısal oran bağıntısıdır. Kainatta her şeyde kullanılabilen bu oranın ilk olarak Eski Mısırlılar tarafından keşfedildiğine inanılıyor. Mona Lisa ise altın oran kullanılarak yapılan ilk tablodur. Rönesans yıllarında yapılan bu eserde, o zamana kadar hiç görülmeyen detaylar vardı. Örneğin tablonun hiçbir yerinde herhangi bir fırça darbesine rastlanmıyor. Altın oran kullanılarak yapılması ise en dikkat çekici yanı oldu. Tablonun boyutları altın oranı düşündüren ilk ayrıntıydı.

Kadının yüzünden yan tarafa doğru bir dikdörtgen çizildiğinde, ortaya altın oran ölçüleri çıkıyor. Bu dikdörtgen göz hizasında çizilip, bir çizgiyle ikiye ayrıldığında da altın orana ulaşılıyor. Leonardo da Vinci eserlerinin birçoğunda altın oranı kullanmıştı. O dönemde altın oranın Latincesini (Phi) kullanan ilk kişi de yine Leonardo olmuştur. Altın oran yani phi (fi) kullanılarak, birçok sanat eserinin kusursuz orantıda olması sağlanmıştır.
Yorum Gönder

2 Yorumlar

  1. Çok güzel hazırlamışsın bu yazıyı Mustafa. Bu şekilde gizemli olayları anlatan yazıları bu uzunlukta yazsan çok ziyaretçi gelir siteye.

    YanıtlaSil